Kişisel Web Blog

Microsoft üst düzey yöneticisi Brad Smith’ten 2019’da teknoloji dünyasını bekleyen problemler

15.01.2019
107

Microsoft Başkanı Brad Smith LinkedIn’de kaleme aldığı bir blog gönderisinde teknoloji sektörünün 2019’da karşılaşabileceği 10 büyük sorunu öne çıkardı. Yazıda suni zekanın ekonomideki rolünden bahseden Smith, görsel tanıma teknolojisinin kullanılması için şirketlerin kanun güçleriyle nasıl çalışabileceğini de aktardı. Yazısında ABD ve Çin ilişkilerine de değinen Smith teknoloji devlerinin ticari ilişkiler konusundaki endişelerini de okurlarıyla paylaştı. Smith’in öne çıkardığı başlıklara beraber göz atalım.

Gizlilik en kayda değer öncelik

Smith, keza Avrupa’da hem de ABD’de gizliliği korumanın 2019’da daha pozitif ilgi göreceğini düşünüyor. İşletmeler Avrupa’da AB ülkelerinde geçerli GDPR’a uymanın yeni yollarını bulmaya devam ederken, Kaliforniya’nın yeni Consumer Privacy Act’i giderek yaygınlaşacak. Smith blog yazısında konuyla ilgili şöyle ifadeler kullanıyor:

Önümüzdeki bir kaç ay içinde mahremiyet düzenlemelerinin diğer eyalet merkezlerinde de yaygınlaştığını göreceksiniz. Bu koşul, Capitol Hill’de yaşanan tartışmaların büyümesine zemin hazırlayacak.

Yalan haberler ve dezenformasyon

Smith’e göre sosyal ağ platformları, dezenformasyon odaklı kampanyalar yürütmek için tercih edilen araçlar haline geldi. Bilhassa geçen sene yaşananların bizim bu problemi anlamamızda büyük bir değişime yol açtığını söyleyen Smith: “Acilen ana soru, sorunu çözmek için ne yapılacak?” Sorusunu yöneltiyor.

Smith, sosyal ağ şirketleri, sorumluluklarının ve hesap verme yükümlülüklerinin bilincine varmışken, sosyal ağ şirketlerinin konuyu ciddiye almasının sağlanması için yeni yasaların oluşturulması gerektiğini açıklama ediyor. Bu noktada Smith, Virginia Senatörü Mark Warner’ın hazırladığı resmi raporu örnek gösteriyor. Raporda sosyal ağ platformlarının; hesapların veya gönderilerin kaynağını belirlemesi, kötü niyetli hesapları tanımlaması ve bot hesaplar data yayarken kullanıcıları bilgilendirmesi için vergiye bağlanması gerektiği belirtiliyor.

ABD/ Çin ilişkileri

Smith’e kadar Teknoloji sektörü pasifik üzerinden gerçekleşen ticaret konusunda zor zamanlar yaşayabilir:

“Amerikan siyasi yelpazesinin karşısında, Çin’in suni akıl ve diğer teknolojilerdeki momentumunun daha fazla takdir görmesi, hesaplı ve ulusal güvenlik etkileri konusundaki endişeleri arttıyor.”

Buna karşın  Huawei CFO’su Meng Wanzhou’nun Kanada’da tutuklanmasını misal belirten Smith, önümüzdeki dönemde çıkabilecek, Suni Akıl gibi gelişmekte olan teknolojiler üzerindeki ihracat kontrolleri ve Avrupa’daki yabancı şirketlerin satın almalarını sınırlayan korumacı kuralların yakından peşine düşüp takip edilmesi gerektiğini vurguladı.

Devlet destekli siber saldırılarda çoğalma

Devlet destekli siber saldırılarda çoğalma yaşanacağını söyleyen Smith, bu durumun görünürlüğünün ise azalacağını belirtiyor. Bu noktada Smith,2017’de gerçekleşen ve Microsoft Windows işletim sistemlerini amaç alan WannaCry fidye yazılım olayını hatırlattı.

Dijital diplomasi’nin teknoloji sektöründe gitgide artarak yaygınlaştığını gösteren Smith, bu durumun kendini hükümetler, şirketler ve sivil toplum örgütleri aralarında çoğalan ortaklıklar olarak gösterdiğini ifade etti.

Teknoloji dünyasında aktivizmin yükselişi

Suni zekanın orduda kullanılmasına karşın bir çalışan ayaklanmasında sonra ABD ordusuyla kastetmek fere açılan bir ihaleyi terk eden Google’ı başka teknoloji şirketleri de peşine düşüp takip edebilir. En azından Smith’in düşüncesi bu yönde. Diğer teknoloji şirketlerinin de bu cins ilişkiler konusunda etik sorulara sahip olduğunu söyleyen Smith, Microsoft’un ABD ordusuyla çalışmaya devam edeceğini de sözlerine ekliyor.

Şirketin bununla birlikte “ulus politikasının dikkatini gerektiren ahlak boyutların ele alınmasında proaktif bir rol oynayacağını” söyleyen Smith, aslında daha önce yaptığı açıklamaları da yinelemiş oluyor. Smiteh’e göre Washington DC’ye götürülecek etik teknoloji soruları aralarında en fazla öne çıkan kısım ise yüz tanınma.

Suni zeka ve işsizlik

Smith suni zekanın evlerimize ve cep telefonlarımıza yerleşerek bizi ürküttüğünü, bunun yanı sıra insanların iş istihdamı konusunda endişelendirmeye devam ettiğini belirtti. Endişelerin uzun vakit daha varlığını koruyacağını ifade eden Smith, Japonya ve Güney Kore gibi yerlerde nüfusun azalmasıyla düşüşe geçen insan işgücüne,  otomasyonun asistan olabileceğini söyledi.

Gözler teknolojinin arkasındaki kişilerde

Google çalışanlarının geçtiğimiz yıl Kasım ayında şirkette cinsel tacizleri protesto etmek için yürüyüşünü hatırlatan Smith, endistrünin kat etmesi gereken fazla yol olduğunu ifade etti. Zira Google’da yaşanan durumla birlikte endüstrinin bayan ve işçi haklarına yönelik gürültüsüz kaldığını dobra dobra gözlemleyebilmiştik.

Şirketlerin geçmişe oranla daha artı çeşitliliğe sahip olduğunu söyleyen Smith, gerçi bu çeşitliliğin eksik olduğunu belirtti. Benzer şekilde yaşanan göçlerin de teknoloji üstünde etkisi olduğunu açıklayan Smith, çalışanların ülke başına Green Card limiti bulunduğunu hatırlattı. Bu konuda ayrıntılı bir değişim gerçekleştirmek için kongrenin desteğine ve açık bir hükümete ihtiyaç olduğunu belirten Smith, bunun gerçekleşmesinin zaman alacağını da sözlerine ekledi.

Kırsal kesim ve internet

Kırsal kesimin yavaş büyümesinin ve yükselen işsizliğin politik bölünmelere yol açtığını söyleyen Smith, bu konudaki problemleri de dile getirdi. Smith, ABD’de bulunan kırsal kesimlerdeki en büyük problemlerden birinin yüksek hızda geniş bantlı internet bağlantısının bulunmaması olduğunu ifade etti. İnterneti 21. Yüzyılın elektriği olarak tanımlayan Smith, Microsoft’un bu konuya çözüm getiren yeni projelerini de paylaştı.

Bulut depolama ve insan hakları

Dünyanın dört bir yandaki hükümetler, kendi ülkelerinde bilgi merkezleri inşa etmeye, giderek vatandaşlarının özel verileri üzerinde daha fazla kontrol sahibi olmaya ve milli egemenliklerini tasdik etmeye hevesli hale geliyor. Oysa bu şart bununla birlikte insan hakları konusunda bazı soruları da gündeme getiriyor. Smith bu konuda şu yorumu yapıyor:

Yerel bir data merkezi kurulduktan daha sonra vatandaşın en kişisel bilgileri içinde saklanabilir. Bu koşul, bir hükümet veya teknoloji şirketinin kişisel verilere ne süre erişebileceği ve bilgilerin nasıl kullanılabileceği hakkında derin sorular ortaya çıkarmaktadır.

Teknolojinin şehirlere etkisi

Teknoloji şirketleri yükselme gösterdikçe, bulundukları şehirleri de etkilemeye devam ediyor. her zaman olumlu olmayan bu etkilerin en yakın örneğini Amazon’un karbondioksit salınımı konusunda gördük. Amazon’un iki öbür şehirde konumlanmak durumunda kalmasıyla sonuçlanan bu süreç, doğrusu yaşanacak bir fazla problemin de öncüsü.

Teknoloji şirketleri, içinde bulundukları topluluğun yapısını gözetmeden bir çoğaltma kaydettiğinde okullar, ulaşım ve konut kiraları konusunda önemli problemler ortaya çıkabiliyor. Şirketler için yararlı olan bu büyümenin, topluluğu zorlayabileceğini söyleyen Smith, uzun süredir Seattle ve San Francisco’da yaşanan durumu da özetlemiş oluyor.

Görsel Kaynak: Fortune

Brad Smith Microsoft

Favorilere Ekle

ETİKETLER: ,
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Hasan ZANBAK Copyright © 2018 - All rights reserved